Kayıp Kıta - Cenk Kayakuş
Türk Tarih Tezi üzerinde çalışmalar yapan Mustafa Kemal Atatürk’e önemli ve son derece gizli bir paket gönderildiği haberi ulaşır.
Nİsan 2015, Dolmabahçe Sarayi İstanbul Boğazı’nda yaşanan bir gemi kazası sonucu depo temelleri hasar gören Dolmabahçe Sarayı’nda binlerce yıllık antik tabletler ortaya çıkar.
Ulusal Arkeoloji Kurumu'nun davet edildiği ve Hakan Geda’nın tabletleri incelemek üzere katıldığı bir toplantı sırasında büyük bir saldırı yaşanır ve antik tabletler kimliği belirsiz kişiler tarafından kaçırılır. Bu olaydan yalnızca iki hafta sonra İstanbul şiddetli bir depremle sarsılmaya başlar. Marmara fayı kırılmış ve beklenen felaket gelmiştir.
Bütün Türkiye’yi dehşete sürükleyen depremin ardından dünyanın farklı yerlerinde başka doğa olayları da yaşanır. Peki tüm bunların Atatürk’ün tarih çalışmaları ve Dolmabahçe Sarayı’nda orta- ya çıkan antik tabletlerle ilgisi nedir?
İpuçlarını birleştirmeye çalışan Hakan Geda, hükümetin desteği ile Moğolistan’ın ıssız topraklarında hayatı pahasına bir maceraya atılır. Gobi Çölü’nün derinliklerinde karşılaştığı gerçekler ise Atatürk’ün araştırmalarından günümüze kadar devam eden olayların nihai noktasıdır ve tüm dünya korkunç bir teknolojiyle karşı karşıyadır.
Gerilimli olay örgüsü ve her sayfaya yayılmış nefes kesici aksiyonuyla Kayıp Kıta, Cenk Kayakuş’un macera romancılığında geldiği noktayı bir kere daha vurguluyor.